-
1 genug
genug adj und adv yeter, kâfi;mehr als genug haddinden fazla;ich habe genug davon! yeter!; bundan bıktım! -
2 Hals
aus vollem Hals(e) lachen kahkahalarla gülmek;jemandem um den Hals fallen b-nin boynuna sarılmak/atılmak;sich (D) vom Hals schaffen başından savmak;es hängt mir zum Hals(e) (he)raus bundan bıktım usandım artık;Hals über Kopf alelacele -
3 Hals
jdm um den \Hals fallen birinin boynuna sarılmak;sich jdm an den \Hals werfen ( fam) birinin başına ekşimek;aus vollem \Hals avazı çıktığı kadar;das Wort blieb ihm im \Hals(e) stecken sözü boğazında düğümlendi;er hat viel am \Hals ( fam) işi başından aşkın;bis zum \Hals in Schulden stecken boğazına [o gırtlağına] kadar borç içinde olmak;bleib mir mit deinen Problemen vom \Hals! ( fam) sorunlarınla başımı ağrıtma!;das hängt mir zum \Hals heraus ( fam) bundan bıktım, usandım artık;einen Frosch im \Hals haben ( fam) boğazı gıcıklanmak, gıcık tutmak;einen Kloß im \Hals haben ( fam) boğazına bir yumruk tıkanmak [o gelip oturmak];etw in den falschen \Hals bekommen ( fam) bir şeyi ters anlamak;sie kann den \Hals nicht vollkriegen ( fam) doymak bilmiyor2) (Flaschen\Hals) boğaz3) ( von Instrument) sap -
4 опротиветь
сов.tiksinmeye başlamak, bıkıp usanmakмне э́то опроти́вело — bıktım usandım bundan
-
5 редька
-
6 stinken